Google trendlerini analiz ettiğimizde 2014'e kadar "dijital dönüşüm nedir" başlıklı arama verisinin neredeyse hiç olmadığını görürüz. Ancak konseptin daha sonraları giderek artmaya başlayan "popülerliği" özellikle 2019'dan sonra en yüksek seviyesine ulaşmış gibi görünüyor.
Elbette amacımız dijital dönüşümün önemini, Google aramalarındaki popülerliğine göre değerlendirmek değil. 2000'lerin başından beri şirketler, dönüşümü stratejik olarak konumlandırmaya çalışıyor. Konsept benzersiz olmakla birlikte, geniş kapsamlı uygulama pratikleri olduğunu görmekteyiz.
Gartner, BT sözlüğünde dijital dönüşümü BT modernizasyonundan (örn. bulut bilişim), dijital optimizasyona ve yeni dijital iş modellerinin icadına kadar tüm unsurlar olarak tanımlar. Sonuç olarak bu kadar geniş bir alanı kapsayan bir konsepti uygulamada farklılıklar görülmesi son derece yaygındır.
Bu yüzden perspektifimizi biraz değiştirip bu konuyu farklı bir noktadan ele alalım. Tanımın kendisine değil, yolculuğun tamamına ve bu yolculuğu oluşturan unsurlara odaklanalım. Fikir olarak başlangıçta dijital dönüşümün iş yönetiminde teknoloji yoluyla yerinde bir değişiklik olduğu düşünülüyordu. Bugün bu konsept devamlı bir sürece işaret ediyor.
Dijital dönüşümü sürecini 3 aşamada değerlendirebiliriz.
İlk aşama dijital dönüşüm stratejisinin oluşturulmasıdır. Burada sorulması gereken soru şudur: "Şirketin gidişatı ne yönde olacak?".
Bunun için şirketin mevcut durumunu anlamak önemlidir. Dolayısıyla veri odaklı bir yaklaşım öncelik olmalıdır. Ancak sadece dijital olarak üretilmiş verilere odaklanmak, bu noktada yapılan en büyük hatalardan biridir. Dijital dönüşüm ihtiyacı göstergelerinden biri de şirketlerin yeterince dijital veri üretmemesidir. Bu nedenle, mülakat ve anket yaparak çalışanlardan bilgi toplamak, mevcut belgeleri analiz etmek, pazarı ve rekabeti anlamaya yönelik araştırmalar yapmak gibi yöntemler bu aşamada kıymetli veriler sağlayabilir.
Bu aşamada dijital dönüşüm stratejileri, bütüncül bir bakış açısıyla şekillenir. Bazı şirketler, istemeden de olsa dijital strateji yaklaşımını şirket stratejisinin üzerinde konumlandırıyor. Teknik ve ticari ekipler şirket stratejileriyle uyumlu bir dijital strateji geliştirse daha iyi olur. Bu, sürdürülebilir bir dönüşümün anahtarıdır.
İkinci aşama, dönüşüm yolculuğunu tasarlamaktır. Bu kritik aşamada stratejilerden çok sorulara cevap vermemiz gerekir. İlk soru "dönüşümü kim yönlendirecek?"tir. Bu aşamada "dijital" kelimesi kulağa manipülatif bir özellik gibi gelebilir. Ancak dönüşüm, önemli kültürel etkileri de olan bir süreçtir. Bu nedenle vizyon sahibi ve ikna edici bir yönetici ekibi, bu sorumluluğu alır, çünkü dönüşümün birden fazla birimi doğrudan etkileyen sonuçları vardır. CEO, projenin sponsoru, hatta sözcüsü olabilir ama kılavuz olarak dönüşüm liderlerine yol göstermek dışında hiçbir faaliyette bulunmamalıdır.
Ekip liderliğinin en önemli misyonu, kurum içindeki dönüşüm vizyonunu benimsemek ve içselleştirmektir. Bu, farklı birimlerin dönüşümdeki sorumluluklarını doğru anlamaları ve bu amaca katkıda bulunmaları için çok önemlidir. Şirketlerin içinde yaşanan sorunlardan biri de ekiplerin dijital dönüşüm projelerinin kariyerlerine ve performanslarına yaptığı katkının farkında olmamalarıdır. Ayrıca doğru tasarımın tüm iş birimlerinin verimliliği üzerinde de olumlu bir etkisi olacaktır.
Bir diğer tasarım noktası, mevcut süreçlerin nasıl gelişeceğini belirlemektir. Dijital dönüşüm, şirketlerin süreçlerindeki sistemsel değişimleri ciddi biçimde etkiler. İş yöntemlerindeki değişimi çalışanlarla şekillendirmek dönüşümün etkinliği yönünden değerlidir. Dijital dönüşümün temelini oluşturacak teknolojilerin uygun şekilde seçilmesi ve şekillendirilmesi, süreç çalışmalarında çalışan deneyimlerinden etkili şekilde yararlanarak mümkün olacaktır.
Dijital dönüşümü sağlamak için birbirini tamamlayan farklı dijital dönüşüm teknolojilerinin entegrasyonu gerekli olacaktır. Etiya'nın "connected customer-first" yaklaşımıyla tasarlanıp yapay zekadan gücünü alan dijital dönüşüm çözümleri, bir kurum için bütünlük sağlayacak aşağıdaki ürünleri sunuyor:
- Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) - müşteri yönetimi için potansiyel müşteri süreçlerinden sipariş yönetimine kadar uçtan uca, bütünleşik bir süreç akışıdır.
- Omnichannel dijital ön yüz- herhangi bir cihazdan veya kanaldan sorunsuz, tutarlı ve bütünleşik müşteri deneyimi
- CPQ - müşteri için en iyi teklifi belirlemek üzere fiyat tekliflerini özelleştirme
- Ürün kataloğu - bir mağazanın ayrıntılı envanter listesi
- Sipariş yönetimi - esnek, katalog odaklı sipariş yakalama, analiz, doğrulama, düzenleme ve risk, istisna ve beklenmedik kötü netice yönetimiyle yürütme.
- Faturalandırma ve ücretlendirme - ses, veri, video tabanlı ürünlerin ve katma değerli hizmetlerin karmaşık paketleri için gerçek zamanlı ve esnek faturalandırma ve ücretlendirme.
Tasarım aşamasındaki bir diğer kritik nokta, kararın verilme şeklinin belirlenmesidir. Planlama ve tasarım mükemmel bir şekilde planlanmasına rağmen, üst yönetimin, süreçte olası beklenmedik durumlarda kesin kararlar almasını sağlamak için yöntem ve araçlar oluşturulmalıdır. Dönüşümü yönetecek liderlerle düzenli kontrol toplantılarının yapılması ve gelişimin performans değerlendirme panosu ile sıkı bir şekilde takip edilmesi karar vericilerin işini kolaylaştıracaktır.
Dönüşümün uzun bir süreç olduğunu ve sağlam takip yöntemlerinin, liderlerin doğru kararlar almasına yardım ettiğini unutmayın.
Dijital dönüşümün son aşaması uygulama ve takiptir. Bu aşamada asıl sorun, kaynak yönetiminin nasıl yapılacağıdır. Kaynaklar, sadece bütçe olarak değil aynı zamanda ekipler olarak da düşünülmelidir. Dönüşüm sürecinde şirketlerin bütçelerini normalden daha sık yönetmeleri gerekebilir. Böylece olası finansal riskler ortadan kalkar. Benzer yöntemler, insan kaynaklarının yönetiminde de uygulanabilir. Bazı süreçlerde çevik yöntemlere geçmek bile mümkün olabilir. Burada önemli olan nokta, kurumların bütçe yönetimine paralel olarak insan kaynakları planlaması da yapabilmesidir.
Çıktıların takip edilmesi ve yönetimi, uygulama aşaması sırasındaki bir diğer hayati noktadır. Yapılan işi, bu iş için kullanılan bütçeyi ve insan kaynaklarını takip etmek, yatırım getirisini yönetmenin ve planlara uyumun olmazsa olmaz bir unsurudur. Bunun için mevcut finansal raporlama ve kaynak yönetimi sistemlerinin, dönüşümün takip edilmesini sağlayacak şekilde gözden geçirilmesi ve yenilenmesi gerekir.
Görülebileceği üzere dijital dönüşüm stratejilerinin oluşturulması ve bunların uygulanması arasındaki sürecin çok planlı ve kontrollü bir şekilde yönetilmesi gerekir. Bu nedenle Etiya, dijital dönüşüm ve profesyonel danışmanlık hizmetleriyle müşterilerini desteklemeye ve onların dijital dönüşüm yolculuğunda başarıya ulaşmalarını sağlamaya devam etmektedir.